8 Aralık 2016 Perşembe

20.Bölüm & deepliner & Evlat Edinmek

Evlat Edinmek

Bu çok zor bir karar aynı zamanda çok güzel çok yüce bir gönül isteyen karar. İster çocuğunuz olsun ister olmasın, bir çocuğa bakıp onu büyütmek , koruyup kollamak ona aile olmak sıcak yuva vermek çok güzel bir şey. Evlat edinebilmek fiziksel olarak da zor bir süreç. Yani ben şimdi evlat edinmek istiyorum deyince hemen al sana bebek demiyorlar maalesef. Aslında bu sürecin zorluğu da gerekiyor çünkü zaten terkedilmiş hayata 1-0 yenik başlamış bebekleri bir de kötü insanlar alırsa ve ne yapacakları belli bile değilken bu bebeklere çok yazık olabilir. Bu uygulama da aslında bunun önüne geçmeyi hedefliyor öncelikle. Bekleme süresi çok uzun olabiliyor ve çok yıpratıcı ama sabırla bekleyen herkes yavrularına kavuşuyor. Bekleme esnasında insanlar pes ediyor, umutsuzluğa kapılıyor , aslında ilk başvurudan itibaren kadınlar için hamilelik başlıyor diyebiliriz. Ya da bu şekilde düşünmek en güzeli J çok güzel hikayeler var evlat edinen ailelerle ilgili. İnsanlar yıllarca bekliyorlar bebekleri olmuyor, sonra bu yola başvuruyorlar ve yine bekliyorlar , çok sabır gerektiren bir süreç ancak, bebeklerini aileye verdikleri ilk andan itibaren bunca yaşanmışlığın kötü anılarının hepsi siliniyor diyorlar. İlk bakışmamız, ilk kucaklaşmamız her kötü şeyin bittiği aynı zamanda en güzel günlerin başladığı an. Mucizevi bir varlık sizin kucağınızda ve size muhtaç haliyle bakıyor. Kıyılabilir mi. Soru işaretleri gidiveriyormuş.  Bu bebek benim mi ? diye düşünceler var tabi herkeste öncelikle. Ancak evlat edinip de bebek geldikten sonra sütü gelen anneler var. Bunu ilk duyduğumda gerçekten şoka girmiştim nasıl yani olabilir mi böyle bir şey demiştim ancak oluyormuş gerçekten. Hormonlar işte Allah size o duyguyu veriyor hormonlar o şekilde hissetmeye başlıyor ve sütünüz geliyormuş. Uzmanların söylediklerine göre besleyici bir süt değilmiş ancak o ten temasını hissedebiliyor olmak çok mucizevi bir olay. Sütü gelmeyenler için de yine emzirmek o ten teması bebekle aranızda olan çok çok özel olan anlar.. Evlat edinen ailelerdeki en büyük korku ve sorular, gördüğüm duyduğum araştırdığım kadarıyla,

Evlat edinen bir tanıdığımla bu konuyu konuştuk ve aklımdaki herşeyi onunla paylaştım tüm sorularımı ve onun da desteğiyle tüm sorular ve cevapları aşağıdaki gibi.  (Bebeği almadan önce aklındaki sorular ve bebeğine kavuştuktan sonraki cevapları )

-          Ona başka birinin çocuğu olduğunu hissettirir miyim acaba? Ya sevmezsem istemezsem?
Bebeğimi kucağıma alana kadar bu soru hep beynimin içinde dolaştı durdu. Ancak kurumdan gelen telefonda ‘’bebeğiniz geldi gelip bizden teslim alabilirsiniz’’ sesini duyduğum anda koşarak ona gittim, giderken de inanılmaz heyecanlıydım. Ve daha bebeğimi kucağıma almadan bu sorular uçup yok olup gittiler. Sevmemek mümkün olabilir mi? Ben dışarıda gördüğüm sokak çocuklarını görünce içim cız eden bir insanım. Bir yavru size muhtaç , onu koruyup kollamak ,beslemek çok harika bir duygu. Ayrıca o başkalarının bebeği değil bizim bebeğimiz. Sadece biyolojik olarak başkalarının ancak büyüdükçe iyice anlıyorum ki onun gerçekten öz ailesi biziz.
-          Çocuk büyüdüğünde ya hiç hoş olmayan davranışları olursa?
öncelikle şunu söylemeliyim ki çok şükür ki bizim çocuğumuz harika bir evlat harika bir insan oldu. Büyüdü ve büyürken de her ailenin yaşadığı bunalımları sıkıntıları biz de yaşadık. Normaliz yani herhangi bir  anormal durumla karşılaşmadık. Ancak bunun kötü örnekleri var maalesef. Bir arkadaşımda bunu yakından biliyorum. Çok isyankar bir çocuk oldu ve küçük yaşta babasının malına zarar vermeye başladı , arabayı kaçırıp bir yerlere çarpıyordu,sigaraya başladı , evden okula diye çıkıp okula gitmiyor arkadaşlarıyla dışarıda sürtüyor. Ama bunu biyolojik çocuğunuz da yapabiliyor. Bu bir kıstas değil yani. Kendi doğurmuş olduğunuz çocuğunuz yapınca ergenlik sıkıntıları, evlat edindiğiniz çocuk bunları yapınca zaten evlatlık diye bakamıyorsunuz böyle bir şey yok yani. Çocukların her davranışı illa aileden geçmiyor genlerine yaramazlık olmuyor . yetiştirilme farklılıkları en büyük etken. Bu sorun çıkaran çocuğun ailesi biraz sinirli yapıda insanlar özellikle baba. Küçük yaştan beri çocuğu biraz horladı aslında. Ufak şeylere bile çok sinirlenen bir insan kendisi. Çocuk da muhtemelen bence babaya başkaldırıyı bu yüzden yapıyor. Psikolojik olarak bunun bir açıklaması varmış. Çocukların bu anlatmış olduğum yaramazlıkları yapma sebepleri aileye güven testiymiş. Yani ben ne yaparsam yapayım beni sevmeye devam edecekler mi? Sorusunun cevabını arıyormuş bu tip davranan çocuklar. Onun için çocuklarımızdan önce kendimizi eğitmeliyiz , çünkü çocuklar biz ne dersek yapmıyorlar, biz nasıl davranırsak öyle davranıyorlar..
-          Çocuktan saklamalı mıyız, yoksa söylemeli miyiz?
Bizim çocuğumuz şuanda liseye gidiyor. Ve biz bu zamana kadar söylememeyi tercih ettik. Onu alacağımıza karar verdiğimizde de söylemeyi düşünmüyorduk zaten hala aynı fikirdeyim.ilerde hayat bize ne gösterir bilinmez tabi ama şuanda söylemek için uygun bir zaman değil. Çocuğum bize geldiğinden beri bu soru aklıma geldikçe hep kendime verdiğim cevap bu aslında, ‘’şuan bunu bilmesi için uygun bir zaman değil ‘’ .. doğru ya da yanlış bilemiyorum ancak ben söylemeyi düşünmüyorum.
-          Saklayacaksak eğer ya bir yerlerden duyarsa?
Bu korkum o kadar yüksekti ki, bebeğimi aldıktan sonra uzun süre hiç kimseyle görüştürmedim, daha minnacıktı bize geldiğinde birileri yanında konuşsa anlamayacak kadardı ancak yine de bu korkumdan dolayı bebeğim neredeyse 1 yaşına girene kadar inanılmaz dikkatliydim. Kendi ailem ve eşimin ailesiyle önceden beri konuştuğumuz için onları oldukça fazla uyardık. Bekleme sürecinde tüm akrabalar öğrendi durumu ancak hiç kimse olumsuz bir tepki vermedi. Uzak yakın akrabaların tümü kendi aralarında ne konuştular bilmem ama ben doğurmuşum gibi davrandılar ve doğum için herkes hediyeler getirdi herhangi bir farklı durumla karşılaşmadık. Demek ki herkes çok bilinçliymiş.
-          Ailelerimiz çocuğumuza onun başkalarının çocuğu olduğunu hissettirirlerse, söylerlerse , çocuğum üzülürse?
Maalesef bu risk ömür boyu var. Ama eşiniz dostunuza eğer ki en baştan net bir şekilde konuşursanız, buna saygı duyarlar sanıyorum. Ya da bebek size gelmeden bunu herkesten saklayıp sonra da siz doğurmuşsunuz gibi duyurabilirsiniz etrafa. Ben hala bunun korkusundayım ancak maşallah ki herkes bilmesine rağmen bir şey söylemediler. Zaten biraz boşboğaz insanları etrafımdan uzaklaştırdım. Tedbirimi olabildiğince aldım yani.
-          Çocuğa bunu söylemeyi düşünenler içinse ,bunu ne zaman ve nasıl söylemeliyiz?
Psikologlar eşliğinde bunu çocuğa açıklamak gerektiğini söylüyorlar ama dediğim gibi ben bunu düşünmüyorum.  Yaş sınırları olduğunu biliyorum yani aklı ermeye başladıktan sonra hikayeleştirip söylenebiliyor ve çocuğa zarar vermiyor ancak ergenlik dönemi zamanlarında söyleyenler hep sorunlarla karşılaştılar.
-          Herşeyi öğrendikten sonra ya bizi terk ederse?
Biyolojik çocuğumuz olsa da bizi her an terkedebilir onun için bu risk de her zaman var. Bu kişilikle alakalı ve çocuğu nasıl ne şekilde büyütüp eğitirseniz çocuk o şekilde oluyor. Yani bir hamur gibi düşünün minicikken size geliyor ve siz ona şekil veriyorsunuz ..
-          Biyolojik ailesini arar mı? Bulursa eğer onlarla görüşüp bizi istemezse?

Tanıdığım bir aile bir kızı evlat edindiler bundan yıllar önce şuanda kız 38 yaşında. Çok fakir bir aile yanlışlıklıkla hamile kalmış ve doğurduktan sonra bakamayacağı için iyi bir aileye bu bebeği vermek istemişler. Benim tanıdığım ailede bu şekilde bulmuş. Bebek doğduktan sonra hemen vermişler yıllarca hiç kimse bir şey söylememiş. Kız evlilik hazırlığı yaparken söylemeye karar vermişler. Düğünden bir hafta önce kıza söylediler biz seni aldık senin ailen şurada yaşıyordu ve durumları çok kötüydü onun için vermek zorunda kalmışlar, sana bakacak durumları olmadığı için diye. Sonra kız biyolojik ailesini buluyor hala aynı yerde oturuyorlarmış bir köyde. Köhne bir ev ve 3 kardeş daha. Anne baba ve 2 abi ve 1 abla. Bizimki en küçük çocukmuş yani. Nişanlısıyla birlikte gitmişler tanışmışlar. Düğüne davet ettiler. Aile düğüne geldi sadece anne ve baba. Ondan sonra her bir kaç yıl bayramlarda ziyaret etmişler. Sonrasında o da yok artık. Çünkü ortada paylaşılan bir hayat yok, her hangi bir anıları yok. Bir şey hissetmiyorlar .. sadece beni doğurdu ve verdi asıl annem babam beni büyütenler diyor şimdi. Kız benim arkadaşımJ zaten bu kararı verirken en çok onunla dertleştim.. 


Merak ettiğiniz ya da konuşmak istediğiniz her konu için aşağıdaki e-postadan bana ulabilirsiniz.

deepliner15@gmail.com  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder