Evlat Edinmek
Bu çok zor bir karar aynı zamanda çok güzel
çok yüce bir gönül isteyen karar. İster çocuğunuz olsun ister olmasın, bir
çocuğa bakıp onu büyütmek , koruyup kollamak ona aile olmak sıcak yuva vermek
çok güzel bir şey. Evlat edinebilmek fiziksel olarak da zor bir süreç. Yani ben
şimdi evlat edinmek istiyorum deyince hemen al sana bebek demiyorlar maalesef.
Aslında bu sürecin zorluğu da gerekiyor çünkü zaten terkedilmiş hayata 1-0
yenik başlamış bebekleri bir de kötü insanlar alırsa ve ne yapacakları belli
bile değilken bu bebeklere çok yazık olabilir. Bu uygulama da aslında bunun
önüne geçmeyi hedefliyor öncelikle. Bekleme süresi çok uzun olabiliyor ve çok
yıpratıcı ama sabırla bekleyen herkes yavrularına kavuşuyor. Bekleme esnasında
insanlar pes ediyor, umutsuzluğa kapılıyor , aslında ilk başvurudan itibaren
kadınlar için hamilelik başlıyor diyebiliriz. Ya da bu şekilde düşünmek en
güzeli J
çok güzel hikayeler var evlat edinen ailelerle ilgili. İnsanlar yıllarca
bekliyorlar bebekleri olmuyor, sonra bu yola başvuruyorlar ve yine bekliyorlar
, çok sabır gerektiren bir süreç ancak, bebeklerini aileye verdikleri ilk andan
itibaren bunca yaşanmışlığın kötü anılarının hepsi siliniyor diyorlar. İlk
bakışmamız, ilk kucaklaşmamız her kötü şeyin bittiği aynı zamanda en güzel
günlerin başladığı an. Mucizevi bir varlık sizin kucağınızda ve size muhtaç
haliyle bakıyor. Kıyılabilir mi. Soru işaretleri gidiveriyormuş. Bu bebek benim mi ? diye düşünceler var tabi
herkeste öncelikle. Ancak evlat edinip de bebek geldikten sonra sütü gelen
anneler var. Bunu ilk duyduğumda gerçekten şoka girmiştim nasıl yani olabilir
mi böyle bir şey demiştim ancak oluyormuş gerçekten. Hormonlar işte Allah size
o duyguyu veriyor hormonlar o şekilde hissetmeye başlıyor ve sütünüz
geliyormuş. Uzmanların söylediklerine göre besleyici bir süt değilmiş ancak o
ten temasını hissedebiliyor olmak çok mucizevi bir olay. Sütü gelmeyenler için
de yine emzirmek o ten teması bebekle aranızda olan çok çok özel olan anlar..
Evlat edinen ailelerdeki en büyük korku ve sorular, gördüğüm duyduğum
araştırdığım kadarıyla,
Evlat edinen bir tanıdığımla bu konuyu
konuştuk ve aklımdaki herşeyi onunla paylaştım tüm sorularımı ve onun da
desteğiyle tüm sorular ve cevapları aşağıdaki gibi. (Bebeği almadan önce aklındaki sorular ve
bebeğine kavuştuktan sonraki cevapları )
-
Ona başka
birinin çocuğu olduğunu hissettirir miyim acaba? Ya sevmezsem istemezsem?
Bebeğimi kucağıma alana kadar bu soru hep
beynimin içinde dolaştı durdu. Ancak kurumdan gelen telefonda ‘’bebeğiniz geldi
gelip bizden teslim alabilirsiniz’’ sesini duyduğum anda koşarak ona gittim,
giderken de inanılmaz heyecanlıydım. Ve daha bebeğimi kucağıma almadan bu
sorular uçup yok olup gittiler. Sevmemek mümkün olabilir mi? Ben dışarıda
gördüğüm sokak çocuklarını görünce içim cız eden bir insanım. Bir yavru size
muhtaç , onu koruyup kollamak ,beslemek çok harika bir duygu. Ayrıca o
başkalarının bebeği değil bizim bebeğimiz. Sadece biyolojik olarak başkalarının
ancak büyüdükçe iyice anlıyorum ki onun gerçekten öz ailesi biziz.
-
Çocuk
büyüdüğünde ya hiç hoş olmayan davranışları olursa?
öncelikle şunu söylemeliyim ki çok şükür ki
bizim çocuğumuz harika bir evlat harika bir insan oldu. Büyüdü ve büyürken de
her ailenin yaşadığı bunalımları sıkıntıları biz de yaşadık. Normaliz yani
herhangi bir anormal durumla
karşılaşmadık. Ancak bunun kötü örnekleri var maalesef. Bir arkadaşımda bunu
yakından biliyorum. Çok isyankar bir çocuk oldu ve küçük yaşta babasının malına
zarar vermeye başladı , arabayı kaçırıp bir yerlere çarpıyordu,sigaraya başladı
, evden okula diye çıkıp okula gitmiyor arkadaşlarıyla dışarıda sürtüyor. Ama
bunu biyolojik çocuğunuz da yapabiliyor. Bu bir kıstas değil yani. Kendi
doğurmuş olduğunuz çocuğunuz yapınca ergenlik sıkıntıları, evlat edindiğiniz
çocuk bunları yapınca zaten evlatlık diye bakamıyorsunuz böyle bir şey yok
yani. Çocukların her davranışı illa aileden geçmiyor genlerine yaramazlık
olmuyor . yetiştirilme farklılıkları en büyük etken. Bu sorun çıkaran çocuğun
ailesi biraz sinirli yapıda insanlar özellikle baba. Küçük yaştan beri çocuğu
biraz horladı aslında. Ufak şeylere bile çok sinirlenen bir insan kendisi.
Çocuk da muhtemelen bence babaya başkaldırıyı bu yüzden yapıyor. Psikolojik
olarak bunun bir açıklaması varmış. Çocukların bu anlatmış olduğum
yaramazlıkları yapma sebepleri aileye güven testiymiş. Yani ben ne yaparsam
yapayım beni sevmeye devam edecekler mi? Sorusunun cevabını arıyormuş bu tip
davranan çocuklar. Onun için çocuklarımızdan önce kendimizi eğitmeliyiz , çünkü
çocuklar biz ne dersek yapmıyorlar, biz nasıl davranırsak öyle davranıyorlar..
-
Çocuktan
saklamalı mıyız, yoksa söylemeli miyiz?
Bizim çocuğumuz şuanda liseye gidiyor. Ve
biz bu zamana kadar söylememeyi tercih ettik. Onu alacağımıza karar
verdiğimizde de söylemeyi düşünmüyorduk zaten hala aynı fikirdeyim.ilerde hayat
bize ne gösterir bilinmez tabi ama şuanda söylemek için uygun bir zaman değil.
Çocuğum bize geldiğinden beri bu soru aklıma geldikçe hep kendime verdiğim
cevap bu aslında, ‘’şuan bunu bilmesi için uygun bir zaman değil ‘’ .. doğru ya
da yanlış bilemiyorum ancak ben söylemeyi düşünmüyorum.
-
Saklayacaksak
eğer ya bir yerlerden duyarsa?
Bu korkum o kadar yüksekti ki, bebeğimi
aldıktan sonra uzun süre hiç kimseyle görüştürmedim, daha minnacıktı bize
geldiğinde birileri yanında konuşsa anlamayacak kadardı ancak yine de bu
korkumdan dolayı bebeğim neredeyse 1 yaşına girene kadar inanılmaz
dikkatliydim. Kendi ailem ve eşimin ailesiyle önceden beri konuştuğumuz için
onları oldukça fazla uyardık. Bekleme sürecinde tüm akrabalar öğrendi durumu
ancak hiç kimse olumsuz bir tepki vermedi. Uzak yakın akrabaların tümü kendi
aralarında ne konuştular bilmem ama ben doğurmuşum gibi davrandılar ve doğum
için herkes hediyeler getirdi herhangi bir farklı durumla karşılaşmadık. Demek
ki herkes çok bilinçliymiş.
-
Ailelerimiz
çocuğumuza onun başkalarının çocuğu olduğunu hissettirirlerse, söylerlerse ,
çocuğum üzülürse?
Maalesef bu risk ömür boyu var. Ama eşiniz
dostunuza eğer ki en baştan net bir şekilde konuşursanız, buna saygı duyarlar
sanıyorum. Ya da bebek size gelmeden bunu herkesten saklayıp sonra da siz
doğurmuşsunuz gibi duyurabilirsiniz etrafa. Ben hala bunun korkusundayım ancak
maşallah ki herkes bilmesine rağmen bir şey söylemediler. Zaten biraz boşboğaz
insanları etrafımdan uzaklaştırdım. Tedbirimi olabildiğince aldım yani.
-
Çocuğa bunu
söylemeyi düşünenler içinse ,bunu ne zaman ve nasıl söylemeliyiz?
Psikologlar eşliğinde bunu çocuğa açıklamak
gerektiğini söylüyorlar ama dediğim gibi ben bunu düşünmüyorum. Yaş sınırları olduğunu biliyorum yani aklı
ermeye başladıktan sonra hikayeleştirip söylenebiliyor ve çocuğa zarar vermiyor
ancak ergenlik dönemi zamanlarında söyleyenler hep sorunlarla karşılaştılar.
-
Herşeyi
öğrendikten sonra ya bizi terk ederse?
Biyolojik çocuğumuz olsa da bizi her an
terkedebilir onun için bu risk de her zaman var. Bu kişilikle alakalı ve çocuğu
nasıl ne şekilde büyütüp eğitirseniz çocuk o şekilde oluyor. Yani bir hamur
gibi düşünün minicikken size geliyor ve siz ona şekil veriyorsunuz ..
-
Biyolojik
ailesini arar mı? Bulursa eğer onlarla görüşüp bizi istemezse?
Tanıdığım bir aile bir kızı evlat edindiler
bundan yıllar önce şuanda kız 38 yaşında. Çok fakir bir aile yanlışlıklıkla
hamile kalmış ve doğurduktan sonra bakamayacağı için iyi bir aileye bu bebeği
vermek istemişler. Benim tanıdığım ailede bu şekilde bulmuş. Bebek doğduktan
sonra hemen vermişler yıllarca hiç kimse bir şey söylememiş. Kız evlilik
hazırlığı yaparken söylemeye karar vermişler. Düğünden bir hafta önce kıza
söylediler biz seni aldık senin ailen şurada yaşıyordu ve durumları çok kötüydü
onun için vermek zorunda kalmışlar, sana bakacak durumları olmadığı için diye. Sonra
kız biyolojik ailesini buluyor hala aynı yerde oturuyorlarmış bir köyde. Köhne bir
ev ve 3 kardeş daha. Anne baba ve 2 abi ve 1 abla. Bizimki en küçük çocukmuş
yani. Nişanlısıyla birlikte gitmişler tanışmışlar. Düğüne davet ettiler. Aile düğüne
geldi sadece anne ve baba. Ondan sonra her bir kaç yıl bayramlarda ziyaret
etmişler. Sonrasında o da yok artık. Çünkü ortada paylaşılan bir hayat yok, her
hangi bir anıları yok. Bir şey hissetmiyorlar .. sadece beni doğurdu ve verdi
asıl annem babam beni büyütenler diyor şimdi. Kız benim arkadaşımJ zaten bu kararı
verirken en çok onunla dertleştim..
Merak ettiğiniz ya da konuşmak istediğiniz her konu için aşağıdaki e-postadan bana ulabilirsiniz.
deepliner15@gmail.com
Merak ettiğiniz ya da konuşmak istediğiniz her konu için aşağıdaki e-postadan bana ulabilirsiniz.
deepliner15@gmail.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder