Hayatın Kötü Sürprizi
BEBEĞİMLE MUTLUYDUM. Hem de çok mutluydum, hamile olduğumu
sadece ailem biliyordu ve bir kaç yakın arkadaşım. Günler rahat geçiyordu benim
için. Sadece kokuya hassasiyetim oldu, yemek yapamıyordum hatta mutfağa bile
giremiyordum. Ama onun dışında her şey çok yolundaydı. Her gün kan sulandırıcı
iğnemi oluyordum ve her gün hastanenin acilinden giriş yapıp progestan iğne
yaptırıyordum. Doktor kontrollerine sık sık gidiyordum. Normalde 3 haftada bir
geleceksin demesine rağmen Aret Bey, ben 2 haftada bir gidiyordum. Bazen de
bebeğimi özleyip başka bir doktora gidiyordum. Çok heyecanlıydı tüm kontroller
benim için. Eşim ve ben gözlerimiz dolu dolu gidip görüyorduk bebeğimizin
büyümesine şahit oluyorduk her doktor kontrolünde. Ve bir gün doktorum , ‘’cinsiyetini görüyorum
kızınız olacak.’’ dedi. Aman Allahım nasıl sevinçliyiz, erkek dese de çok mutlu
olacaktık ya gerçi J
Kızımla konuşmaya da başladım, isimler bulmaya başladık.. Bir sürü isim buldum
, liste yaptım ve piyasa araştırması yapıyorduk artık.. İnternetteki hesaba
göre 2 Kasım’da gelecekti , daha çok vardı. Doktorum dedi ki ‘’ zaten pgt
yapıldı 2’li test yaptıramayacağım size , sadece 3’lü test için kan verin iki
hafta sonra ‘’. Hala işyerindekilere ve çevremize söylemiyorduk, eşimin ailesi
dahil bilmiyorlardı. 3 lü test sonucumuz geldikten sonra söylemeye karar
verdik. Ve 3 lü test geldi , her şey yolundaydı. Herkese müjdeyi verdik. İşyerine
de söyledim.. Ramazan Bayramı’na 3 hafta vardı, ailemin yanına gidecektik. Çok mutluyduk,
herkes tebrik ediyor, bana bir ilgi, bir ilgi..
Hayat çok güzelmiş ya diyordum artık. Kaos günleri sona ermişti artık. Tamamen
hamileydim artık hamileliğimin tadını çıkartmaya başlayacaktım. Her şey
güzeldi. Sürekli konuşuyordum bebeğimle.. 4 buçuk aylık hamileydim artık ve
ayrıntılı ultrasona girecektim. Fehmi Bey’den randevu aldık , bebeğimin her
organını inceledi ‘’her şey yolunda ama biraz küçük , bir kaç hafta sonra
gelseydiniz keşke erken gelmişsiniz dedi. Kalbinde bir damarı göremiyorum
tekrar gelin, ama onun dışında her şey normal merak etmeyin’’ dedi gönderdi. O arada
ufak bir tatile gittik. Hayatımın en güzel tatiliydi. Bebeğimle,
arkadaşlarımla.. En güzel muhabbet konumuz bebeğimizle seneye nerede
olacağımızdı. Sonra İstanbul’a döndük. Fehmi Bey’e gittik, kalbe bakacaktı
artık , baktı baktı ve sustu , ‘’kalbi nasıl göremedğiniz şeyi gördünüz mü ? ’’dedik.
‘’Evet kalpte problem yok ama ... ‘’ dedi
ve sustu. Ne oldu diyoruz , anlayamıyorum diyor. Beyninde gariplikler var. Beynimizden
vurulduk. Kafamdan aşağı kaynar sular döküldü.. Olamaz, düzelir , bu olamaz
artık diye düşünüyoruz. Ağlamaya başladım. 3-4 tane farklı problem var. Bir tanesinin
ne olduğunu biliyorum ama diğerleri hakkında bir fikrim yok dedi. Ben bir hocama
danışacağım dedi, Filistin’li bir hoca var dünyada en iyi odur, hemen mail
atacağım dedi. Cevap gelir gelmez size haber veririm dedi. Siz bu arada fetal MR
çektirin dedi. Ağlaya ağlaya çıktık yanından . Fetal MR için verdiği doktoru
aradım hemen randevu aldım aynı gün gittik . Doktor dedi ki ’’ şuan çok küçük
daha bir şey çıkmaz görünmez. 3 haft sonra gelin .’’ Nasıl beklerim o zamana
kadar , hemen başka doktorları araştırmaya başladım. Türkiye’de en iyi
perinatolog Atıl Yüksel. Ama o kadar zor ki ona ulaşmak. Sekreterine yalvarıyorum
acil benim durumum lütfen diyorum. Yok diyor hiç zamanı yok hocanın. Recep Has’a
ulaşıyoruz yine yalvarmalar, ağlamalar randevuyu alıyorum. Cuma günüydü. Bir iyi
ihtimal duymak istiyoruz .. Cuma günü saat 2 de giriyoruz Recep Bey’in yanına. Uzun
uzun bakıyor 1 buçuk saat kadar. Sürekli fotoğraf çekiyor ve video çekiyor. Çok
kötü diyor. Fehmi Bey’in söylediklerini söylüyor. Amerika’da bir konferans var
oraya gideceğim bu akşam , orada Fehmi Bey’in bahsettiği hocaya soracağım
bizzat diyor. Biz de diyoruz ki ona sordu Fehmi Bey, cevap da geldi ve ’’ Çok kötüymüş. Yaşamaz zaten ölür , eğer
yaşarsa da ölsün diye dua eder aile demiş.’’ dedik. Fetal mr ı çektirin dedi ,
2 hafta sonra. Sonra tekrar çektirirsiniz muhtemelen dedi 2 hafta sonra yine. Bebeğin
durumu çok kötü. Ben yurtdışından geldikten sonra Çapa’da heyete çıkacaksınız
sonlandırması için dedi. Ben de dedim ki, nasıl yani kesin bir çözümü yok ve
sonlandırılacak mı? Evet aynen öyle ama tam teşhisi koyalım hep beraber heyetle
dedi. Merak etme sen 32 . haftada da olsan sonlandırabiliriz dedi. Ben ağlıyorum
ve bağırmaya başladım. Nasıl yani madem kesin sonlandırılacak hemen yapın
dedim. Doktor beyle aramızdaki konuşmanın detalarına giremiyorum hala ellerim
buz kesiyor aklımdan çıkmıyor. Kısacası,
şimdi yurtdışına gideceğim, sonra da bayram tatili zaten, ondan sonra mr
çektirin , yetmez bir daha çektirin, sonra da heyete iki kere çıkarsınız ve
geldik 30. Haftaya zaten. İmzalar prosedürler falan derken 31.32. haftaya
ulaştık onun dediğine göre. Ben de ağlayarak ben hemen sonlandırılsın o zaman
istiyorum diyorum ama bana kızıyor nasıl karar verebiliyorsun sonlandırılmasına,
tam teşhis koyulmadan olmaz diyor. Zaten 1 tane teşhisi siz koydunuz geriye bir
kaç tane daha hastalık teşhisi kalıyor. Ve 1 tane koyulan teşhis bile bebeğin
çok kötü durumda olduğunu söylüyor, % 90
ölecek diyorsunuz. Ya da doğduktan sonra bin tane ameliyat olması gerekecek
yoğun bakımdan çıkamaz zaten, o zaman ölür diyorsunuz, benim karar vermem ne
kadar zor farkında mısınız , en çok benim canım acıyor diyorum. Ağlaya ağlaya. Ben tüm hastalıklarının çıkmasını istiyorum
diyor. Ve çıkıyoruz. Sonlandıracaktı belki de ama işi vardı .. erteledi. Yaşaması
imkansız bir bebeği ben nasıl taşırdım 2 ay daha. Benim psikolojim ne olacaktı.
Nasıl yaşardım nasıl dayanırdım. Herkesi arıyoruz , tanıdık doktorları.. yok
yok herkes Recep Bey’ e bağlıymış. Çapa’ya.. Aman allahım ölüyorum. Sonra Antalya’da
ablamın doktoru ile görüşüyoruz. O da bir tane teşhis bile yeter sonlandırmaya
aslında ama buna siz karar vereceksiniz diyor. Zamanımız yok diyorum. Bekleyemem
ben. Antalya’ya gelin diyor. Tıp fakültesinde tüm testlerinizi tekrardan
yaptıracağız. Fetal MR ı da çektiririz bakarız diyor. Atlayıp gidiyoruz Antalya’ya.
Salı günü Antalya’daydık. Doktorla görüştük ve evet aynı şeyleri söyledi o da.3
gün içinde tüm tetkikler yapıldı. Fetal MR çekildi. Genetik doktoru ile
görüştük. Beyin cerrahiyle görüştük.. Ve karar verildi. Sonlandırılacaktı. Cuma
günü oldu. Saat 1 de hastaneye yatış yaptım. Doktor geldi suni sancı verdi. Bir
kaç saat sonra sancın başlayacak dedi ve kapıdan çıkar çıkmaz, sıtmaya
yakalanmış gibiydim. Titremeye başladım ateşim çıktı. Terliyorum. Bir yandan
kendime hakim olamıyorum. Ağlamaya başladım. Bu acının tarifi yok. Doktor geldi tamam dedi
ilaç hemen etki etmiş sana. Ebeler gelip kontrol edecekler. Ben acılar çekiyorum
saatler geçiyor kontroller oluyor ama rahimde hiç açılma yok. Sonra tekrar ilaç
veriyorlar. Rahim açılsın diye. Ama saatler geçiyor 1 cm açılmış sadece. Gece oluyor
ben kıvranıyorum. Kendimi öldürmek istiyorum. Bir silah olsa yanımda kesinlikle
kafama sıkmıştım. Kesin. Bu nasıl bir acı doğum sancısı , rahim sancısı ,
içimin acısı. Tüm vücudum kırılıyor, acıdan.. Ruhumun acısını duyamamaya
başladım, fiziksel acım çok yüksekti. Geceyi, kendimi yerlere atarak geçirdim,
hala açılma yok. Sabah oldu açım ve susuzum. Doğumdan sonra kürtaj da olacağım
için aç kalmak, susuz kalmak zorundaydım. Cumartesi öğlen oldu doktorum geldi
hiç açılma yok, acı da aynen devam ediyor, muhtemelen Pazartesi’ye kadar
burdasın dedi. Bugün de doğmayacak gibi dedi ve gitti. Yalvarmaya başladım,
ölüyorum nolur diye yalvarıyorum, sezeryanla alın allah aşkına kendimi öldürürüm
diyorum. Epidural takın bana dayanamıyorum çok kötüyüm diyorum, yalvar ,yakar,
tehditler ediyorum. Sonra doktor bana acımış ve korkmuş olmalı ki tamam dedi
epidural taktıralım. Saat 3 te epidüral takıldı. Acım geçti, yarım saat sadece,
tekrar ilaç verildi, rahim 2 cm açılmış. Ama bu yetersiz doğumun gerçekleşmesi
için. Doğum katındayım ameliyathanenin oradayım. Herkes bebeklerini kucağına
alıp çıkıyor. İnanamıyorum acım tarifsiz.. Korkunç durumdayım. İlaçlar sakinleştiriciler
derken saat 5 : 30 da doğum gerçekleşti. Bebeğimle vedalaşmıştım.Ağlaya ağlaya,
içim yanarak, acı çekerek..
Merak ettiğiniz ya da konuşmak istediğiniz her konu için aşağıdaki e-postadan bana ulabilirsiniz.
deepliner15@gmail.com
Merak ettiğiniz ya da konuşmak istediğiniz her konu için aşağıdaki e-postadan bana ulabilirsiniz.
deepliner15@gmail.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder